Ah Matematik ah...



Ah şu matematik ah…
Gazete de haber; matematik öğretmenleri sınıfta kaldı. 
Neymiş efendim lise matematik öğretmenleri 50 sorudan ortalama 9 doğru yapabilmişler. Tamam haklısınız, 50 soruda 9 doğru bir şeylerin yanlış olduğunu gösteriyor fakat sınıfta kalan, başarısız olan matematikçiler mi?


Başlamadan önce bir hususu, hem de çok rahatsız olduğum bir hususu aktarmak istiyorum. Bu haber ve benzeri haberlerde yeni bir söyleyiş tarzı başladı. “Öğretmen adayı”. Öğretmen adayı nedir ya? Öğretmen olmak için devlete atanmak mı gerekiyor. Bu işin okulunu bitirmiş her insan öğretmendir. Makine mühendisliği bitirmiş devlete atanmak için sınava çalışan adama mühendis adayı mı diyoruz. Bu küçük hatırlatmanın ardından öğretmenlikle ilgili gündemi yorumlayalım biraz.

Buyrun başlayalım.

Şimdi efendim çok değil yaklaşık on sene evveline kadar gayet yüksek puanlarla seçkin öğrencilerle eğitim veren, hatta bir dönem puan olarak tıpla yarışan bir bölümden bahsediyoruz.  2008 - 2009 - 2010 yılları öncesinde örneğin ODTÜ matematik için ilk 10 binlik dilimde,  İstanbul Üniversitesi matematik bölümünde okumak istiyorsanız ilk 25 binlik dilimde veya Süleyman Demirel Üniversitesinde matematik okumak istiyorsanız ilk 40 binlik dilime girmeniz gerekiyordu.

Peki 2016-2017 başarı sıralaması ne durumda matematiğin bakalım; ODTÜ Matematik 47.174, İstanbul Üniversitesi Matematik 132.059, Süleyman Demirel Matematik 242.435 ve 300binli sayılara kadar giden çok şahane üniversitelerimiz mevcut.

Yani sizin anlayacağınız dilden söylersem üniversite sınavında sadece 3-5 soru yapılarak geçilen baraj var ya, işte o barajı biraz geçen birisi rahatlıkla matematik bölümü okuyabilir. Üniversite sınavında matematikten sıfır net yapıp matematik okuyan bunu da iyi hallt etmiş gibi ballandıra ballandıra anlatanına denk gelmişliğimde mevcut. (Sonra bu sıfır net yapıp okuyan kızımız ve emsalleri KPSS’ye girip sıfır net yapınca binlerce matematik öğretmeni zan altında kalabiliyor.)

Şimdi bu barajı biraz geçen matematikle hiç alakası olmayan kardeşlerimiz üniversiteyi kazandı. Sonrası daha berbat. Liseden bozma okullarda, hiçbir liyakat ve akademik yeterliliği olmayan, yine anlaşılır dille söylersem “matematik bilmeyen” çok kıymetli hocalardan (!) ders alıp matematik mezunu oluyorlar.

Mezun oldun peki bitti mi? Hayır.

Üniversitelerin döner sermayesine ve çok kıymetli akademisyenlere para lazım. "Sen istiyor forrmasyon verecek 3 bin lira." Eskiden yüksek lisans şeklinde, az kontenjanlı, yaklaşık bir buçuk senede gerçekten eğitim verilerek yapılan, yüksek ALES puanları ile öğrencinin alındığı formasyonu, sırf para için uzaktan eğitim, açık eğitim, kapalı bilmem ne diyerek 2-3 ayda veriyorlar. Sen yeter ki paradan haber ver. Biraz daha zorlasak, parayı çok versek imkanları olsa tıp diploması bile verecekler.

Velhasıl kelam girdin üniversite sınavına, sıfır matematik neti yaptın, barajı kılpayı geçtin, herhangi bir matematik bölümüne yerleştin, ilkokulda matematik anlatamayacak adamlar dersine geldi üniversiteyi bitirdin, bastırdın parayı aldın formasyonu. Oldun mu şimdi matematik öğretmeni.

Şimdi benim çok kıymetli devletimin buraya kadar sesi çıkmıyor. Yahu bu adamlara kalitesiz eğitim veriyorum, bilimsel hiçbir geçerliliği yok bunun demiyor. Fakat bu insanlar bir umut KPSS’ye girince vay efendim çok düşük net yaptınız. O çok düşük puanı almama sebep eğitimi veren sen değil misin?

Sonra başka bir tane aklı evvel müsteşar çıkıyor; başka alanlara yönelsinler, öğretmen olmasınlar diyor. Hay hay, başımızın üstüne. Peki şeker kardeşim nasıl yönelsinler başka alana. Örneğin ben matematik okurken Bankacılık-Sigortacılık bölümünden ya da bilgisayar programlama bölümünde ders almak istesem sizin YÖK anında YOK demiyor mu. Mevzuat, yasalar falan. Onu ne yapacağız. Matematik okurken ekonomi dersi almak isteyen arkadaşım çalmadık kapı bırakmadı. Hepsinde mevzuat, yasa falan filan deyip kapattılar suratına kapıyı. Ne yapsın şimdi bu adam, nasıl başka alana yönelsin. Okul çıkışı marangoza gidip ustalık mı ya da sanayiye gidip torna tesviye mi öğrensin. 

Bu düşük netle ilgili en önemli husus ise bu sınavda sorulan soruların hiçbirinin öğretmen olunca anlatacağın konularla ilgisi olmaması. 

Pek gündeme gelmesede Kpss- a grubunda sınava giren arkadaşlarımız yapacakları işle ilgili girdikleri sınavlarda ortalamaları aşağıdaki gibi.
Hukuk – 4 net
İktisat – 5 net
İşletme – 3 net
Ekonometri – 0,4 net
İstatistik – 0,4 net
Yorum yok :)

Şimdi şeker kardeşim burada suç bizde mi yoksa devlette mi? Sınıfta kalan kim? 

Bütün suç bu adam KPSS’ye girene kadar hiç bir kontrolünü yapmayan, 2 aylık formasyon ile eğitim fakültesi okuyan adamı denk tutan devlettedir. Bu kadar insanı, hem de hiç ihtiyaç yokken üniversite mezunu yapan devlettir sınıfta kalan. Sıfır matematik yaparak matematik bölümüne girmesine müsaade edilen şahsı, ilk 50-60 binlik dilimde olup bu bölümü okuyan, dirsek çürüten adamla bir tutan, ötekinin başarısızlığı ile kendini suçlayacağına başarılı adama çamur atan devlettir suçlu kardeşim.
Devlet derse “ben herkesi memur yapmak zorunda mıyım?”, evet çok haklı. Herkesi devlet memuru yapmak zorunda değil. Fakat üniversite bitirmiş kişiye insan gibi çalışacağı işi bulmak zorundasın. biz buna sosyal devlet diyoruz. Özel sektörde asgari ücretten daha az paraya, sigortasız, haftada 6 gün, günde 10 saat çalıştığı için; on binlerce hatta yüzbinlerce öğretmen adayı KPSS’ye giriyor. Boş zamanlarında kurumun temizliği yaptırılan öğretmen arkadaşlarımız var. Çarşı-pazarda çalıştığı kurumun broşürü dağıttırılan hocalarımız var. Beni devlet memuru yapmak zorunda değilsin ama devletsen doğru düzgün planını yapacak sonra da mezun olana insan gibi çalışacağı işi sağlayacaksın.
Yok başka alana yönelsin, yok kendini geliştirsin falan diye bize akıl vermeyin, oturun siz işinizi adam gibi yapın. Planlı, programlı düzgün bir eğitim sistemi oluşturun. Öğretmen atamalarındaki rezaleti, sistemsizliği ve bu öğretmen kardeşlerime başka alana yönelsinler diye akıl veren güruhun beceriksizliği başka bir yazının konusu olsun.


1 yorum:

  1. -- TYT Matematik Konuları --
    Düzenlenen yeni sınav sistemi ile birlikte üniversiteye hazırlanan öğrencilerin en çok üstünde durması gereken derslerin başında Matematik gelmektedir. İlk oturumda tüm öğrencilerin, ikinci oturumda ise Sayısal ve Sözel öğrencilerinin dikkate alması gereken bu ders sayesinde alacağınız ekstra bir puan sizi binlerce kişinin önüne koyabilir. Yani TYT Matematik Konuları’nı dikkatli bir şekilde incelemeniz gerekir. TYT Matematik Konuları

    YanıtlaSil